ABD'de açıklanan makroekonomik verilerin resesyon korkularını beslemesiyle küresel piyasalarda satıcılı seyir hakim oldu.
Küresel piyasalar, geçen hafta ABD'de açıklanan verilerin ekonomik aktivitenin öngörülünden daha sert yavaşlayabileceği endişesini beslemesiyle negatif seyir izlerken gözler, Avrupa Merkez Bankasının (ECB) gelecek hafta duyuracağı faiz kararına ve ABD'de açıklanacak enflasyon verisine çevrildi.
ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek dönem atacağı faiz indirimi adımlarının büyüklüğüne ilişkin belirsizlikler sürerken ülkede açıklanan makroekonomik verilerin resesyon korkularını beslemesiyle küresel piyasalarda satıcılı seyir hakim oldu.
Analistler, ABD ekonomisinin beklenenden hızlı soğuyabileceği endişelerinin risk iştahını törpülediğini belirtti.
Ülkede enflasyonun istenilen seviyeye ineceğine yönelik güven güçlenirken resesyon endişelerinin öne çıkmayı sürdürmesi, fiyatlamaları zorlaştıran etkenlerin başında geldi.
Buna göre, ABD'de tarım dışı istihdam ağustosta 142 bin kişi artarak beklentilerin altında gerçekleşirken işsizlik oranı yüzde 4,3'ten yüzde 4,2'ye indi. Tarım dışı istihdama ilişkin haziran ve temmuz ayı verilerinde aşağı yönlü revizyona gidildi. Buna göre, tarım dışı istihdamda kaydedilen artış, haziran ayı için 179 binden 118 bine, temmuz ayı için 114 binden 89 bine düşürüldü.
Söz konusu dönemde haftalık ortalama çalışma saati 34,3 e yükselirken ABD Merkez Bankasının dikkatle izlediği ortalama saatlik kazanç, yüzde 0,4 artarak 35,21 dolara çıktı.
Ortalama saatlik kazanca dair piyasa beklentileri, geçen ay yüzde 0,3 artması yönündeydi. Ortalama saatlik kazanç, ağustosta yıllık bazda da yüzde 3,8 artış kaydetti.
ABD'de ADP Araştırma Enstitüsünün, Stanford Digital Economy Lab işbirliğiyle hazırladığı ağustos ayına ilişkin özel sektör istihdamı, ağustosta 99 bin kişi ile Ocak 2021'den bu yana en düşük seviyede arttı.
Ülkede JOLTS açık iş sayısı, temmuzda 7 milyon 673 bine gerileyerek Ocak 2021'den bu yana en düşük seviyesini kaydederken temmuz ayına ilişkin fabrika siparişleri ise yüzde 5 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşti.
Buna ek olarak, ABD'de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 31 Ağustos ile biten haftada 227 bine inerek piyasa beklentilerinin altında kaldı.
Hizmet sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) verisi ağustosta bir önceki aya kıyasla 0,7 puan artarak 55,7'ye çıktı. Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü PMI verisi de ağustosta piyasa beklentilerini aşarak aylık bazda 0,1 puan arttı ve 51,5'e yükseldi.
Ülkede Tedarik Yönetim Enstitüsünün (ISM) imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ağustosta 47,2'ye çıkmasına rağmen piyasa beklentilerinin altında kaldı. S&P Global'in imalat sektörü PMI verisi de ağustosta 47,9 ile tahminlerin hafif altında gerçekleşti. İmalat sektöründeki daralmanın sürdüğünü gösteren PMI verileri sonrasında ABD'nin 10 yıl vadeli hazine tahvili faizi, yaklaşık 9 baz puan azalışla yüzde 4,83'ün altına indi.
Bu gelişmelerin yanı sıra Amerikan ekonomisindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Fed'in "Bej Kitap" raporu da ekonomik faaliyetin son haftalarda yavaşladığını ortaya koydu.
Bankanın 12 şubesinden gelen analizlerle hazırlanan raporda ekonomik faaliyetlerin 3 bölgede hafif artış gösterdiği ve geçen rapor döneminde 5 olan yatay veya azalan faaliyet bildiren bölge sayısının 9'a yükseldiği ifade edildi.
Ülkedeki ekonomi yetkililerinin açıklamaları da takip ediliyor. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, ABD iş gücü piyasasının yavaş işe alım temposuna rağmen sağlıklı olduğunu belirterek, tüketici harcamaları ve yatırım harcamalarına ilişkin sağlam verilerle büyümenin ikinci çeyrekte yüzde 3 düzeyinde hızla sürdüğünü dile getirdi.
Fed yetkililerinin açıklamaları da izleniyor. New York Fed Başkanı John Williams, ekonominin artık dengede olması ve enflasyonun yüzde 2'ye doğru bir yolda ilerlemesi nedeniyle politika duruşundaki kısıtlayıcılık derecesini azaltmanın artık uygun olduğunu bildirdi.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller da "Enflasyon ve iş gücü piyasasındaki ılımlılık konusunda kaydedilen ve devam eden ilerlemeyi göz önünde bulundurarak önümüzdeki toplantımızda faiz oranını düşürmenin zamanının geldiğine inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Faiz indirimlerinin hızının ve politika faizindeki toplam düşüşü belirlemenin gelecekte verilecek kararlar olduğuna işaret eden Waller, faiz indirimi sürecini bir sonraki toplantıda başlatmanın önemli olduğunu anlattı.
Waller, verilerin daha büyük faiz indirimlerine ihtiyaç olduğunu göstermesi halinde bunu destekleyeceğini kaydetti.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee de iş piyasasının açıkça soğuduğu ve enflasyonda ilerleme kaydedildiği bir anda sıkılaştırma istenip istenmeyeceğini sordu.
Bunun sadece Fed'in eylül ayı toplantısıyla ilgili değil gelecek birkaç ay için soruları gündeme getirdiğini belirten Goolsbee, "İşlerin daha da kötüye gitmemesi için nasıl çaba göstereceğiz? Bana göre Fed'in karşı karşıya olduğu kritik zorluk bu." değerlendirmesinde bulundu.
Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic ise iş gücü piyasasının yumuşamaya devam ettiğini ancak zayıf olmadığını kaydetti. Fiyat baskılarının hızla ve genel olarak azaldığına işaret eden Bostic, son verilerin, enflasyonun muhtemelen yüzde 2'ye doğru sürdürülebilir bir yolda olduğuna dair güvenini güçlendirdiğini bildirdi.
Bostic, Fed'in çok uzun süre kısıtlayıcı politika duruşunu sürdürmemesi gerektiğini savunarak, enflasyon risklerinin azalmaya devam etmesini sağlamak için dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
Enflasyona karşı henüz zafer ilan etmediklerini dile getiren Bostic, ekonomide ciddi hasara yol açmadan yüksek enflasyonu ortadan kaldırmanın ulaşılabilir olabileceğini belirtti.
San Francisco Fed Başkanı Mary Daly de ABD Merkez Bankasının iş gücü piyasasını sağlıklı tutmak için faiz oranlarını düşürmesi gerektiğini ancak bunun ne kadar olacağını belirlemenin artık gelen ekonomik verilere bağlı olduğunu kaydetti.
Söz konusu gelişmelerle para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in yıl sonuna kadar 100 baz puanlık faiz indirimine gideceğine kesin gözüyle bakılıyor. ABD'de açıklanan istihdam verisinin ardından bu ay 50 baz puan faiz indirimi yapabileceğine ilişkin tahminler, bir ara yüzde 69'a kadar yükselmesine karşın daha sonra yüzde 30'a indi.
Bankanın sıkı para politikasını bu aydan itibaren gevşeteceği fiyatlanırken atılacak adımların büyüklüğü belirsizliğini koruyor.
Analistler, gelecek hafta ECB'nin açıklayacağı faiz kararının da piyasaların odak noktasında bulunduğunu belirterek, bankanın politika faizinde 25 baz puanlık indirime gitmesinin beklendiğini, yatırımcıların ECB Başkanı Christine Lagarde'ın açıklamalarında bankanın bundan sonraki politikalarına ilişkin ipucu arayacağını ifade etti.
ABD'de açıklanacak enflasyon verisinin de ABD ekonomisi hakkında daha çok bilgi vermesi bekleniyor.
Bu gelişmelerle 3,65 ile 2 Haziran 2023'ten bu yana en düşük seviyeyi gören ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, haftayı 19 baz puan azalışla yüzde 3,72'den tamamladı. Dolar endeksi, yüzde 0,5 gerileyerek 101,2 seviyesine, altının ons fiyatı da yüzde 0,2 azalışla 2 bin 497 dolara geriledi.
Brent petrolün varil fiyatı, artan resesyon endişeleri ve başta Çin tarafında olmak üzere zayıf talebin sürmesi endişeleriyle haftayı yüzde 7,2 düşüşle 71,4 dolardan tamamladı.