Ülke ekonomisi 21 çeyrektir kesintisiz büyürken, uygulanan ekonomi programı dezenflasyon sürecini de desteklemeyi sürdürdü. Bu kapsamda atılan adımların meyveleri toplanmaya devam edilirken, makroekonomik göstergeler güçlü iyileşme eğilimine işaret etti.
Bu durum yurt içi piyasalara da pozitif yansıdı. Bu dönemdeki gelişmelere bakıldığında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), ekimde politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 100 baz puan düşürerek yüzde 39,5'e çekti.
Öte yandan, Banka aralık ayı toplantısında politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 150 baz puan düşürerek yüzde 38'e çekti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam rezervleri, 17 Ekim haftasında 198 milyar 442 milyon dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
7 Kasım'da düzenlenen yılın son Enflasyon Raporu bilgilendirme toplantısında konuşan TCMB Başkanı Fatih Karahan, "2025 yıl sonunda enflasyonun yüzde 31 ile yüzde 33 aralığında olacağını tahmin ediyoruz. 2026 sonu için ise tahminlerimiz enflasyonun yüzde 13 ile yüzde 19 aralığına gerileyeceğine işaret ediyor." dedi.
Karahan, 2025, 2026 ve 2027 yılları için enflasyon ara hedeflerinin ise sırasıyla yüzde 24, yüzde 16 ve yüzde 9 seviyesinde korunduğunu bildirdi.
Öte yandan, Türkiye'nin cari işlemler hesabı, ekimde 457 milyon dolar fazla vererek art arda dördüncü ayda da pozitif seyrini sürdürdü.
Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 205 baz puana inerek Mayıs 2018'den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Türkiye'de kasımda Tüketici Fiyat Endeksi'ndeki (TÜFE) artış aylık bazda yüzde 0,87 ile son 30 ayın, yıllık bazda da yüzde 31,07 ile son 4 yılın en düşük seviyesine geriledi.
Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yılın son çeyreğini yüzde 3,2 artışla 11.360,00 puandan tamamlarken, aynı dönemde, dolar/TL de yüzde 3 artarak 42,8490 seviyesine çıktı.





