ABD-Çin ticaret anlaşmazlıklarının çözüme kavuşabileceğine yönelik iyimserliklerin ardından emtia piyasalarında yatırımcıların odağı Fed yetkililerinin faiz indirim sürecine dair ayrışan mesajları ile açıklanan makroekonomik verilere çevrilirken pay piyasalarına ilişkin düzeltme beklentileri ve ABD tarihinde en uzun süreli federal hükümet kapanmasının etkileri de fiyatlamalar üzerinde hissedildi.
ABD'de Morgan Stanley ve Goldman Sachs'ın yöneticilerinin de aralarında bulunduğu bazı Wall Street yöneticilerinin, piyasalarda düzeltme olabileceği uyarısı yatırımcıların risk iştahını törpülerken değerli metallere olan talebi kısmen destekledi.
Makroekonomik cephede ise Çin ekonomisindeki yavaşlama sinyalleri fiyatlamalar üzerinde etkili olurken ABD'de federal hükümetin kapalı olması nedeniyle ülke ekonomisine ilişkin resmi veri akışının aksaması bu dönemde alternatif veri kaynaklarını öne çıkardı.
ABD'de ADP Araştırma Enstitüsü tarafından açıklanan verilere göre, özel sektör istihdamı ekimde 42 bin ile piyasa beklentilerinin üzerinde artış kaydetti.
Açıklanan veya onaylanan işten çıkarmaların kaydını tutan danışmanlık şirketi Challenger, Gray & Christmas'ın, ekim ayına ilişkin raporuna göre, ABD'de işten çıkarılan kişi sayısı, geçen ay yıllık bazda yüzde 175 artışla 153 bin 74'e çıktı. Bu, 2003'ten bu yana en yüksek ekim ayı rakamı olarak dikkati çekti.
Analistler, ADP özel sektör istihdam verisinin beklentileri aşmasına karşın, Challenger, Gray & Christmas'ın ekim raporunda iş gücü piyasasında soğuma sinyallerinin öne çıkmasının ülke ekonomisinin gücüne yönelik soru işaretlerini artırdığını belirtti.
Bununla birlikte, gelecek hafta açıklanması gereken ekim ayı enflasyon verilerinin ertelenmesi bekleniyor.
Çin'de ise ekim ayına ilişkin RatingDog imalat sanayi PMI 51,2'den 50,6'ya geriledi. Ülkenin ihracatı yıllık bazda yüzde 1,1 düşerek, beklentilerin altında gerçekleşti.
ABD para piyasalarında ise Fed yetkililerinin faiz indirimi sürecine ilişkin ayrışan mesajları takip edildi.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, hükümetin kapalı olması nedeniyle enflasyon verilerinin eksikliğinin faiz indirimlerine devam etme konusunda kendisini tedirgin ettiğini söyledi.
Cleveland Fed Başkanı Beth Hammack ise para politikasının enflasyon üzerinde baskı oluşturmaya devam etmesi gerektiğini, enflasyonun hala çok yüksek olduğunu ve iş gücü piyasasındaki zayıflıktan daha büyük bir risk oluşturduğunu belirtti.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Stephen Miran ise bankanın aralık ayında faiz indirmesinin beklediğini kaydetti.
Söz konusu gelişmelerin ardından ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, gün içinde yüzde 4,10 seviyesinden tamamlanırken dolar endeksi yüzde 0,2 azalışla 99,6'ya indi.
Değerli metaller negatif seyretti
Değerli metaller, tamamlanan haftada dalgalı bir seyir izleyerek haftayı satıcılı tamamladı.
ABD'de federal hükümetin kapalı kalması ve pay piyasalarına ilişkin endişelerin fiyatları desteklemesine karşın Fed’in faiz indirimlerine dair belirsizlikler ve devam eden kar realizasyonu fiyatlar üzerinde baskı oluşturdu.
Altının ons fiyatı, tamamlanan haftada da diğer değerli metallere öncülük etmeyi sürdürürken ekim ayını pozitif bir seyirle tamamlayarak üç aylık yükseliş serisini korudu.
Değerli metallerde, ons bazında fiyatlar, paladyumda yüzde 3,7, platinde yüzde 0,9, gümüşte yüzde 0,7 değer kaybederken altında önceki haftalık kapanışının hemen altında gerçekleşti.
Baz metallerde talep endişesi
Baz metallerde tamamlanan haftada fiyatlar üzerindeki etken unsur Çin ekonomisindeki yavaşlama sinyalleri oldu.
Bakır tarafında da Çin'den gelen makro ekonomik veriler yakından takip edildi. Çin'in bakır ithalatı ekim ayında aylık bazda yaklaşık yüzde 10 düştü.
Analistler, bu dönemde yüksek fiyatlar ve emlak sektöründeki durgunluk nedeniyle şirketlerin stok alımlarından kaçındığını kaydetti.
Bu gelişmelerle baz metallerde tezgah üstü piyasada bu hafta fiyatlar libre bazında çinkoda yüzde 0,4 ve kurşunda yüzde 1,3 artarken bakırda yüzde 2,9, nikelde yüzde 1,5, alüminyumda yüzde 1,2 azaldı.
Petrolde arz endişesi
Brent petrol fiyatları, tamamlanan haftada Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun üretimi kısmen artırdıktan sonra durdurma yönündeki adımları ve küresel talep büyümesinin yavaşladığına işaret eden göstergelerle aşağı yönlü bir seyir izledi.
ABD’de tarihin en uzun süreli hükümet kapanmasının ekonomik aktiviteyi yavaşlatacağı endişesi de petrol talebi görünümünü olumsuz etkiledi.
OPEC+ grubu üyesi 8 ülke, "istikrarlı küresel ekonomik görünüm ve düşük petrol stoklarının yansıttığı mevcut sağlıklı piyasa temellerine" işaret ederek aralıkta petrol üretimini günlük 137 bin varil artırma kararı aldı.
Bunun yanı sıra Suudi Arabistan, Rusya, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Kazakistan, Cezayir ve Umman’dan oluşan ülkeler, mevsimsel nedenlerle gelecek yılın ocak-mart döneminde üretim artışlarını durdurmak üzere anlaştı.
ABD'de yavaşlayan talebe ilişkin endişeler de fiyatları baskılamayı sürdürdü.
ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verilerine göre, ABD'nin ticari ham petrol stokları geçen hafta yaklaşık 5 milyon 200 bin varil artarak 421 milyon 200 bin varile çıktı. Piyasa beklentisi, stokların yaklaşık 2 milyon 400 bin varil azalacağı yönündeydi. Stoklardaki artış, talebin düşük seyrettiği algısına yol açtı.
Doğal gaz fiyatlarında ise ABD doğal gaz üretiminin rekor seviyelerde olması ve kış öncesi depoların doluluğuna rağmen Avrupa’nın kış yaklaştıkça sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatını artırması fiyatları destekledi.
Bu gelişmelerle, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 1,6 azalırken, New York Ticaret Borsası'nda işlem gören doğal gazın İngiliz termal birimi (MMBtu) cinsinden fiyatı da yüzde 8,8 değer kazandı.
Tarım emtia fiyatları karışık seyretti
Tarım emtialarındaki fiyatlamalarda, ABD ile Çin arasındaki ticaret ilişkilerine yönelik haber akışı etkili oldu.
Buğday fiyatları, haftanın başında Çin’in 2024’ten bu yana ilk kez ABD’den buğday ithal ettiği haberleriyle yükseliş kaydetse de küresel arz fazlası ve kar satışlarının etkisiyle kazançlarını geri vererek haftayı negatif seyirle tamamladı.
Soya fasulyesi piyasası, tamamlanan haftada dalgalı bir seyir izledi. ABD ile Çin arasındaki ticarette normalleşme sinyalleri kapsamında, ABD'nin, Çin’in yıl sonuna kadar ABD’den en az 12 milyon ton soya fasulyesi ithal etmeyi hedeflemesini ve gelecek üç yıla yayılacak yıllık 25 milyon tonluk alım planını duyurması fiyatları destekledi.
Somut alım ayrıntılarının netleşmemesi ve Çin’in ABD menşeli soya fasulyesine uyguladığı yüzde 13’lük ek verginin yürürlükte kalması fiyatlardaki yükselişi sınırladı.
Bu gelişmelerle, bu hafta Chicago Ticaret Borsası'nda kile başına fiyatlar pirinçte yüzde 2,3, buğdayda yüzde 1,3 ve mısırda yüzde 1,1 değer kaybederken soya fasulyesinde yüzde 0,2 arttı.
ABD'de faaliyet gösteren emtia borsası Intercontinental Exchange'te libre bazında fiyatlar, pamukta yüzde 3, kahvede yüzde 1,6, şekerde yüzde 2,1 azaldı. Kakaonun ton başına fiyatı ise haftayı yüzde 0,3 azalışla tamamladı.
Brezilya ve Vietnam'daki hava koşullarının değişim göstermesi kahve fiyatlarını etkiledi
AA muhabirine değerlendirmede bulunan Vadeli işlem ve emtia piyasaları uzmanı Zafer Ergezen, kahve fiyatlarında hava koşullarının etkili olmaya devam ettiğini belirtti.
Kahvede Vietnam ve Brezilya'nın ön plana çıktığını ifade eden Ergezen, bu iki ülkenin dünyanın en büyük üreticileri olduğunu dile getirdi.
Brezilya'nın Arabica türü kahvede dünyanın en büyük üreticisi, Vietnam'ın ise robusta türü kahvede dünyanın en büyük üreticisi ve ihracatçısı olduğunu vurgulayan Ergezen, "Şimdi bu ülkelere baktığımız zaman bu ülkelerde özellikle hava koşulları değişim gösterdi ve son dönemde yağışlarla birlikte kahve çiçeklerinin çoğalması beklentisi oluştu." dedi.
Ergezen, doğal olarak bunun da kahve rekoltesinin artabileceği beklentilerini de beraberinde getirdiğini belirterek, "Dünyanın en büyük iki kahve üreticisinde son dönemdeki artan yağışlar burada kahve fiyatlarında bir miktar endişelere yol açtı. Onun satışlarını izliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kahvede arz yani üretim fazlasının mevcut olduğunu dile getiren Ergezen, "Bu üretim fazlası da önümüzdeki dönemde devam edecek gibi gözüküyor." ifadesini kullandı.
Kahvedeki geçen aylardaki yükselişlere değinen Ergezen, şunları kaydetti:
"Tabii kahve de son dönemde özellikle Brezilya'ya uygulanan tarifeler, kahvenin bu kapsam içerisine alınmış olması kahve fiyatlarını yüksek tutan unsurlardan bir tanesi diye düşünüyorum. Bu nedenle aslında tarifeler kaynaklı kahve fiyatlarında yükseliş olduğunu da söyleyebiliriz. Son dönemde tabii bir de yüklemelerde bir miktar gecikmeler olmuştu. Kahvede üretim tarafında sorun yok gibi gözüküyor."





