Dünya Ekonomik Forumu (WEF), ekonomide korumacı politikalar ve tarifelerdeki dalgalanmaların yıl başından beri küresel ekonomik büyüme görünümünü kötüleştirdiği, artan belirsizliklerin uzun vadeli stratejik kararların ertelenmesine ve küresel ekonomide yapısal bir değişime yol açabileceği uyarısında bulundu.
WEF'in kamu ve özel sektörde görevli başekonomistlerle yaptığı "Başekonomistler Görünümü" anketi yayımlandı.
Ankete katılan başekonomistlerin yüzde 87'si ABD'nin mevcut ekonomi politikalarının küresel çapta kalıcı etkiler yaratacağını ve bu durumun stratejik iş kararlarını geciktirip resesyon riskini artıracağını öngörüyor.
Başekonomistlerin yüzde 79'u mevcut jeoekonomik gelişmeleri, kalıcı bir yapısal dönüşümün işareti olarak görürken, yüzde 82'si küresel belirsizliğin "olağanüstü derecede yüksek" olduğunu belirtiyor.
Başekonomistler için ticaret politikaları yüzde 97 ile en çok belirsizlik yaşanan alan olarak öne çıkıyor, bunu yüzde 49 ile para politikaları ve yüzde 35 ile maliyet politikaları izliyor.
- Bölgesel büyüme beklentileri ayrıştı
Nisan ayı başında yapılan ankete katılan başekonomistlerin yüzde 77'si ABD'de 2025 sonuna kadar zayıf veya çok zayıf büyüme bekliyor, yüzde 79'u yüksek enflasyon ve yüzde 76'sı doların zayıflayacağını tahmin ediyor.
Almanya'da mali genişleme beklentileriyle daha iyimser bir tablo ortaya çıkarken, başekonomistlerin Çin'e yönelik beklentileri konusunda fikir birliği bulunmuyor.
Yapay zeka, küresel büyümeyi şekillendirecek
Yapay zeka, gelecek 10 yılda küresel büyümeyi şekillendirecek önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.
Ankette görüş bildiren başekonomistlerin yüzde 46'sı yapay zekanın küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'ya (GSYH) yüzde 0-5 puan arasında katkı sağlayacağını düşünürken, yüzde 35'i bu katkının 5-10 puan arasında olacağını tahmin ediyor. Yapay zeka kaynaklı en önemli büyüme dinamikleri arasında görev otomasyonu, inovasyonun hızlanması ve çalışan destekleme teknolojileri yer alıyor.
Ancak ekonomistlerin yapay zekaya yönelik endişeleri de yüksek. Katılımcıların, yüzde 47'si yapay zeka nedeniyle net istihdam kaybı beklerken, yalnızca yüzde 19'u istihdam artışı öngörüyor.
Başekonomistlere göre, en büyük risk ise yapay zekanın dezenformasyon ve toplumsal istikrarsızlık yaratmak için kötüye kullanılması.
Bu kapsamda, yapay zekanın potansiyelinden tam anlamıyla yararlanılabilmesi için hükümetlerin ve özel sektörün güçlü adımlar atması, hükümetlerin yapay zeka altyapısına yatırım yapması, kilit sektörlerde benimsenmesini teşvik etmesine ihtiyaç duyulurken, iş dünyasında süreçlerin yapay zekayla uyumlu hale getirilmesi ve çalışanlara bu alanda eğitimler verilmesi öneriliyor.