ABD’de 1 Ekim’de başlayacak yeni mali yıl öncesi Kongre’nin gerekli bütçe tasarılarını onaylayamaması durumunda, federal hükümetin kapanma riski gündemdeki yerini koruyor. Sürecin belirsizliği, küresel piyasalarda kısa vadeli yön arayışını tetikliyor.

ABD yönetimi her yıl benzer bir kapanma tehdidiyle karşı karşıya kalıyor ve genellikle son anda uzlaşma sağlanıyor. Ancak bu yıl da bütçe üzerinde anlaşma sağlanamaması halinde, birçok kamu kurumunun faaliyetlerine ara vermesi bekleniyor.

Bank of America'nın yaptığı hesaplamalara göre, hükümetin her bir haftalık kapalı kalma süresi, ekonomik büyümede yaklaşık yüzde 0,1’lik bir kayba yol açabilir. Ekonomistler bu etkinin geçici ve sınırlı olacağını değerlendiriyor.

Piyasalar açısından, kapanmanın kalıcı bir ekonomik hasar yaratması beklenmiyor. Ancak veri akışındaki kesintiler, başta dolar ve ABD tahvil piyasaları olmak üzere bazı finansal enstrümanlarda kısa vadeli dalgalanmalara neden olabilir.

Kapanma durumunda Çalışma İstatistikleri Bürosu (BLS) ve Nüfus Sayım Bürosu gibi önemli kurumların faaliyetlerine ara vermesi bekleniyor. Bu durum, tarım dışı istihdam, haftalık işsizlik başvuruları ve ekim ortasında açıklanacak olan TÜFE verisinin gecikmesine neden olabilir.

Veri eksiklikleri, 29 Ekim’de yapılması planlanan ABD Merkez Bankası’nın (Fed) FOMC toplantısında alınacak para politikası kararlarını da etkileyebilir. Enflasyon göstergelerinin zamanında yayımlanmaması, Fed’in karar alma sürecinde belirsizlik yaratabilir.

Uzmanlar, kapanma riskinin piyasalarda kalıcı bir trend değişikliği yaratmayacağını, ancak kısa vadede oynaklığın artabileceğini belirtiyor.