Uzmanlar, açıklanan enflasyon verisinin ardından Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) ana eğilim açısından takip ettiği mevsimsellikten arındırılmış TÜFE göstergelerinin haziranda ılımlı yükselişe işaret ettiğini belirterek, yavaşlayan enflasyonun faiz indirimi beklentilerini desteklediğini ifade etti.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), haziranda aylık bazda yüzde 1,37, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 2,46 artış gösterdi. Yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 35,05, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 24,45 olarak kayıtlara geçti.
AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, verilere ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Bankalara uygulanan kredi sınırlarının korunması, faiz artışı ile para politikasının sıkılaştırması ve döviz satış müdahalelerinin desteği ile TL’de reel değerlenme eğiliminin tekrar sağlanması ve iç talep ile ekonomik aktivitede gözlenen yavaşlama ile enflasyon ana eğiliminin son aylarda düşüş eğilimine geçtiği izleniyor." dedi.
Bu doğrultuda, yılın kalan döneminde kurlar, ücretler, yönetilen fiyatlar ve emtia fiyatlarında şok bir gelişmenin gözlenmemesi durumunda enflasyonun 2025 sonunda yüzde 30 seviyelerine gerileyebileceğini belirten Bürümcekçi, gıda enflasyonunun işlenmemiş ve işlenmiş gıda grubunu aşağı çektiğini ifade etti.
Bürümcekçi, "TCMB’nin ana eğilim açısından takip ettiği mevsimsellikten arındırılmış TÜFE göstergeleri haziranda ılımlı yükselişe işaret ediyor." ifadesini kullandı.
Merkez Bankası, 19 Haziran tarihli PPK toplantısında bir hafta vadeli repo faizini yüzde 46 seviyesinde sabit bırakırken, faiz koridoru üst sınırını genişliğini asimetrik olarak yüksek tutmayı sürdürdüğünü anımsatan Bürümcekçi, buna karşılık, "Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası etkili şekilde kullanılacaktır" mesajına geri dönülmesinin para politikası duruşunun sıkılaşma yönünden nötre döndüğünü düşündürdüğünü söyledi.
Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"Son Enflasyon Raporu’nda verilen iki yıllık enflasyon patikası (TCMB 2025 sonu tahmini yüzde 24, 2026 sonu tahmini yüzde 12) Piyasa Katılımcıları Anketi’nde gözlenen beklentilerin (2025 sonu beklentisi yüzde 29,9, 2026 sonu beklentisi yüzde 20,4) belirgin altında kalmaya devam ediyor. Buna karşılık, önceki dönemde son üç ay ortalaması yüzde 2,5 civarında seyreden enflasyonun ana eğiliminin mayısta yüzde 2 civarına yavaşladığı bilinirken, haziranda da bu eğilimin korunduğu görülmekte. Bu eğilimin takip eden aylarda korunması durumunda yıl sonunda TCMB TÜFE tahmin patikası sınırları içinde kalınması olası görünmektedir. Son Piyasa Katılımcıları Anketi, finans kesiminin Temmuz ve Eylül toplantılarında 300 baz puan olmak üzere yıl sonuna kadar toplam 10 puan indirim beklediğini ve politika faizinin yılı yüzde 36 seviyesinde tamamlamasını beklediğini yansıtmıştı."
"Merkez Bankasının faiz koridorunu asimetrik şekilde koruması bekleniyor"
Bürümcekçi, TCMB’nin 24 Temmuz’daki PPK toplantısında politika faizinde indirimlerine 250 baz puan ile başlaması olasılığının yüksek olduğunu belirterek, yurtiçi ve küresel risklere karşı bu toplantıda da faiz koridorunu asimetrik şekilde korunması olasılığının bulunduğunu belirtti.
Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in planının çalıştığını, TCMB'nin son faiz artırımlarının ekonomik aktiviteyi frenlemeye başladığına işaret eden Ash, "Türkiye'de enflasyonun tahminlerden daha yavaş seyretmesi faiz indirimi beklentilerini destekliyor. Enflasyon aşağı yönlü sürpriz yapmaya devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.