Sanayi üretiminde eylül ayında geçen yıla göre artış, bir önceki aya göre ise azalma var. Üretim, geçen yılın eylülüne göre yüzde 2,9 oranında artarken, ağustosa göre yüzde 2,2 geriledi.

Aylık hareketin önemli olmadığı elbette söylenemez ama kuşku yok ki daha geniş zaman dilimindeki durumu gösteren veriler daha büyük önem taşıyor. Bu yüzden de dokuz aylık üretim gerçekleşmesine bakmakta yarar var. Buna göre, bu yılın ilk dokuz ayındaki ortalama üretim, geçen yılın aynı dönemindeki üretime göre yüzde 3,8 artış gösterdi. Bu, aylık harekete göre iyi bir gelişmeye işaret ediyor ama bize yine de ancak sınırlı bir açıdan bakma fırsatı veriyor.

Daha büyük fotoğraf ise sanayi üretiminde baz yılı olan 2021’den bu yana ne kadar mesafe alındığını gösteriyor. İşte orada durum pek parlak değil.

Yıllık ortalama artış yüzde 2,4

Sanayi üretim endeksi 2021 yılı baz alınarak oluşturuluyor. Buna göre 2021 ortalaması 100 kabul edilen endeks, yıl ortalaması bazında 2022’de 104,4’e, 2023’te 106,1’e, 2024’te 106,5’e çıktı. Bu yılın ilk dokuz ayının ortalaması ise 107,2 oldu.

Geride kalan yıllar gösteriyor ki, yıllık ortalamalar dokuz aylık ortalamalardan yaklaşık yüzde 3 daha yüksek oluşuyor. Bu yıl da aynı oranı uygularsak 2025 yılının ortalama endeksi 110 dolayında olacak.

Bu ne anlama mı geliyor? Türkiye 2021 yılında 100 birim üretim yaparken bu tutarı 2025 yılında 110’a ancak çıkarabilecek. Dört yılda yüzde 10 artış, hepsi bu kadar!

Yani yıllık ortalama yüzde 2,4 gibi bir üretim artışı!

İşte bu, yani yılda ortalama yüzde 2,5’i bile bulmayan sanayi üretimi artışı bir arpa boyu yol demektir!

Lokomotif sektörler

Üstelik bu yıl sanayi üretimini sürükleyen bazı sektörler çok ön plana çıktı. O sektörlerde rekor üretimler gerçekleşmese 2025 yılı üretimini bu düzeyde bile görmek mümkün olmayacaktı.

Özellikle yüksek teknolojili ürünler üretiminde kaydedilen artış dikkat çekici. Eylül ayında bu ürünlerin üretiminde geçen yıla göre yüzde 29 artış oldu, dokuz aylık dönemdeki ortalama artış da yüzde 19 olarak gerçekleşti. Yüksek teknolojili ürünlerin üretiminde haziran ve temmuzda yüzde 87 ve yüzde 58’lik rekor artışlar görüldü.

Yüksek teknolojili ürünler kapsamında bilgi işlem makineleri, iletişim araçları, robot, bilimsel ve hassas aletler, tıbbi ve biyolojik bileşenler, bazı kimyasallar ve havacılık ürünleri yer alıyor.

Bu ürünlerdeki üretim düzeyinin ve buna bağlı olarak değişim oranının aydan aya büyük oynamalar gösterdiği de bir gerçek. Ama yine de 2021 yılı 100 kabul edilerek oluşturulan sanayi üretim endeksi toplamda bu yılın eylülünde yalnızca 109,7 düzeyine ulaşırken yüksek teknolojili ürünler grubunun endeksinin 162,3’e yükselmesi bu alandaki üretimin ne kadar ayrıştığının bir başka göstergesi. Ancak şu ayrıntıyı da gözden kaçırmamak gerekiyor; gerek toplam sanayi üretimi, gerekse yüksek teknolojili ürünlerde önceki aylarda daha yüksek endeksler de görüldü.

Tekstil ve giyimde hızlı düşüş

Ekonomik uygulamalardan ve gidişattan en çok rahatsızlık duyan sektörün hazır giyim olduğu bilinen bir gerçek. Zaten gidebilen yurt dışına, özellikle Mısır’a gidip üretimine orada devam ediyor.

Üretimin yurt dışına kaydırılmasının da etkisiyle yurt içindeki üretim kayda değer oranda gerileme gösterdi. Hazır giyim sektöründeki üretim ilk dokuz ayda geçen yılın tam yüzde 19 altında kaldı.

Tekstildeki üretim düşüşü ise yine dokuz ay ortalamasında yüzde 14 olarak belirlendi.

Aa Haber 11112025

• Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve borsagundem.com.tr’nin editoryal politikasını yansıtmayabilir.

Kaynak: ekonomim.com