Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Şu anda Özbekistan'da 1900'e yakın Türkiye'den firmamız var. Bunların yaptığı yatırımın toplam tutarı 5,6 milyar dolara ulaşmış durumda. Binlerce insana istihdam sağlıyorlar, ihracat yapıyorlar. Kamu maliyesine vergilerle katkıda bulunuyorlar. Bunların sayısının artmasını temenni ediyoruz." dedi.

Burada konuşan Yılmaz, iki ülke arasındaki kardeşlik temellerinin derin tarihi ve kültürel bağlarla örüldüğünü, ataların İpek Yolu’nda kurduğu kardeşlik köprülerinin modern dünyada sağlam temellere dönüştüğünü söyledi.

İki ülke işbirliğinin bugünkü düzeyine ulaşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in samimiyet, dostluk ve karşılıklı güvene dayalı ilişkilerinin oynadığı role işaret eden Yılmaz, bu güçlü liderlik sayesinde yürütülen çalışmalarda sağlam bir zeminin oluştuğunu ifade etti.

Yılmaz, bir ülkenin sadece kamu ya da sadece özel sektörle kalkınamayacağını, her iki yapının uyum içinde olması gerektiğini vurgulayarak, düzenleyici, yön gösterici, altyapı hazırlayan ve kaliteli eğitim sistemi kuran bir kamu yapısı ile rekabetçi, üretken, yenilikçi ve girişimci bir özel sektörün birbirini tamamladığını, bu dengeyi sağlayan ülkelerin uluslararası alanda öne çıktığını kaydetti.

"Taşkent'te de sembol birçok projeye firmalarımız imza attılar"

8. Karma Ekonomik Komisyon Dönem Toplantısı'nın başarıyla tamamlandığını, alınan kararların yalnızca kamu kurumlarını değil, özel sektörü de yakından ilgilendirdiğini bildiren Yılmaz, imzalanan protokol kapsamında Tercihli Ticaret Anlaşması'nın genişletilmesinin öngörüldüğünü, madde sayısının artırılarak ticaret hacminin büyütülmesinin hedeflendiğini, ikili ve transit karayolu taşımacılığının geçiş belgesi aranmaksızın gelişmesinin planlandığını anlatarak, bürokratik ve fiziki altyapının uyumlu hale getirilmesi ve maliyetlerin azaltılmasının özel sektörün rekabet gücünü artıracağını söyledi.

Ayrıca protokol kapsamında, Türkiye ve Özbekistan'da düzenlenecek uluslararası fuarlara karşılıklı katılımın öngörüldüğünü, bu fuarların özel sektörün ürünlerini daha iyi tanıtmasına imkan sağlayacağını dile getiren Yılmaz, Özbekistan'da ihracat yapma potansiyeline sahip kadın girişimcilere yönelik eğitim ve tecrübe paylaşımı yapılacağını ifade etti.

Cevdet Yılmaz, şöyle konuştu:

"Yeni Taşkent başta olmak üzere Özbekistan'da öne çıkan inşaat projeleri için Özbek tarafınca Türk firmaların uygun projelere davet edilmesini öngörüyoruz. Bugüne kadar çok güzel projeler gerçekleştirdi Türk iş dünyası. Taşkent'te de sembol birçok projeye firmalarımız imza attılar. Onlarla gurur duyuyoruz. İnşallah yeni dönemde de yeni projelerle yeni bir takım iş birlikleriyle bu devam edecektir.

Yine Özbekistan'da özelleştirme programı var. Türkiye'de de tanıtımı yapılmıştı. Bu programa da Türk iş dünyasının ilgi göstermesini özellikle bekliyoruz. Özelleştirmeyi Türkiye de biliyorsunuz geçmişte yoğun bir şekilde yaptı. Burada amaç sadece kamuya gelir elde etmek değil. Bu özelleştirmeyi iyi anlamak gerekiyor. Esas olan serbest piyasa mekanizmasını kurmak daha rekabetçi bir yapı oluşturmak. Bunu yaptığınız zaman kaynakları daha verimli kullanıyorsunuz, fiyatlar düşmeye başlıyor. Bu da vatandaşa refah olarak yansıyor. Hem yeni istihdam imkanı olarak hem daha düşük fiyatla ürün alma imkanıyla vatandaşın refahı artmış oluyor."

Yılmaz, Türkiye ile Özbekistan arasındaki stratejik işbirliğinin sadece sanayi ve tarım alanıyla sınırlı değil, turizmde de daha kapsamlı ortaklıklar kurulması gerektiğini belirterek, Türkiye'nin dünya genelinde turizmde 4'üncü sırada yer aldığını, bu alandaki tecrübelerin paylaşılmasına hazır olduklarını kaydetti.

"Özbek firmaların da uygun alanlarda Türkiye'ye yatırım yapmasını bekliyoruz"

Özbekistan'ın Fergana Vadisi gibi doğal varlıkları ile Semerkant, Buhara ve Hive gibi tarihi şehirlerin inanç ve kültür turizmi açısından büyük bir potansiyel taşıdığını anlatan Yılmaz, bu zenginliklerin birleştirilmesinin, hazırlanan eylem planının önemli bir parçası olduğunu söyledi.

Yılmaz, sağlık hizmetlerinin de işbirliği yapılabilecek önemli bir alan olduğunu, tarım ve gıda konusunda da işbirliğine açık olduklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

"İki ülke arasındaki ilişkilerde ticaretimiz şu anda 3 milyar dolar seviyelerine gelmiş durumda. 3 milyar dolar geçmişe göre az değil ama potansiyelimize göre yetersiz. Liderlerimiz 5 milyar dolar hedefini ortaya koymuş durumda. Ama bunu kim yapacak? Siz yapacaksınız. Özel sektör yapacak. Şirketler yapacak. Biz kamu olarak işinizi kolaylaştıracağız. Size elverişli bir ortam sağlayacağız. Bu hedefleri siz bu ortamda gerçekleştireceksiniz inşallah. Hedefimiz ilk aşamada 5 milyar sonra 10 milyar dolar.

Karşılıklı yatırımları arttırmamız gerekiyor. Bugün iş dünyasıyla bir dar kapsamlı yuvarlak masa toplantısı da yaptık. Çok verimli geçti gerçekten. Farklı bir noktaya gelinmiş durumda. Şu anda Özbekistan'da 1900'e yakın Türkiye'den firmamız var. Bunların yaptığı yatırımın toplam tutarı 5,6 milyar dolara ulaşmış durumda. Binlerce insana istihdam sağlıyorlar, ihracat yapıyorlar. Kamu maliyesine vergilerle katkıda bulunuyorlar. Bunların sayısının artmasını temenni ediyoruz. Ama artık iki yönlü bir şekilde olmasını da istiyoruz. Özbek firmaların da uygun alanlarda Türkiye'ye yatırım yapmasını bekliyoruz. Onlara her türlü kolaylığı sağlayacağımızı da buradan ifade etmek istiyorum."

Özbekistan’ın sahip olduğu sanayi potansiyeline, genç ve dinamik nüfusuna dikkati çeken Yılmaz, bu potansiyelin mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini, Türkiye ile Özbekistan’ın sahip olduğu ekonomik avantajları bir araya getiren modellerin geliştirilmesinin önemli olduğunu kaydetti.

Yılmaz, bir firmanın Türkiye'de yatırım yapmasının ardından artık o firmanın yabancı değil, Türkiye’nin firması olarak kabul ettiklerini belirterek, "Bu çerçevede Türkiye'de de çok geniş yatırım imkanları olduğunu buradan ifade etmek istiyorum. Özbek kardeşlerimizi, yatırımcılarımızı Türkiye'ye de beklediğimizi ifade etmek istiyorum. Birlikte Özbek ve Türk firmalarının işbirliğiyle, ortaklıklarıyla çok şey yapılabilir. Sadece Türkiye ve Özbekistan'ın da değil üçüncü ülkelerde de birlikte çalışabilirler. Ben inanıyorum ki bu da önemli avantajlar sunacaktır her iki ülkeye de." değerlendirmesinde bulundu.

"Yapay zeka konularına hep birlikte daha fazla önem verelim"

Yılmaz, şirketlere, yeşil ve dijital dönüşüm süreçlerini kapsayan ikiz dönüşümü kaçırmamaları tavsiyesinde bulunarak, şunları kaydetti:

"Hem kamu kurumları hem de şirketler yapay zeka başta olmak üzere dijital teknolojileri daha iyi kullansınlar. Ayrıca da bu alanlarda yeni şirketler, start-up'lar oluşması, yeni şirketler kurulması da geleceğin ekonomileri anlamında çok kıymetli. Sağlıktan sulama sistemlerine, güvenlikten eğitime her alanda yapay zeka dönüştürücü bir etki yapacak. Bazı meslekler ortadan kalkacak, yeni bazı meslekler çıkacak. Bunlardan daha önemlisi mevcut meslekleri icra etme biçimimiz değişecek. Yollarımız, yöntemlerimiz değişecek. Lütfen bu yapay zeka konularına hep birlikte daha fazla önem verelim. Burada da işbirlikleri yapalım. Bu anlamda üniversite, sanayi işbirliğine de, Ar-Ge konularına da yine büyük önem vermemiz lazım diye ifade etmek istiyorum."

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, program öncesinde, Özbekistan Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Maliye Bakanı Cemşit Kuçkarov ile Taşkent Teknopark'ı ziyaret ederek, yetkililerden bilgi aldı, buradaki imalat alanları ve stantları gezdi.