Bir dönem bireysel yatırımcının gözdesi haline gelen halka arzlar, artık sermaye piyasalarının gündeminde arka sıralarda yer alıyor. Borsa İstanbul’un halka arz takvimi bomboş, yatırımcılar heyecanını yitirmiş durumda. Bu sessizliğin ardında yatan nedenler, sadece şirketlerin arz eğilimleriyle değil, Türkiye ekonomisinin genel yapısıyla da yakından ilgili.

Ekonomik Gerçekler

2025 yılına girerken Türkiye ekonomisi hâlâ dezenflasyon sürecinin sancılarını yaşıyor. TCMB'nin yüksek faiz politikası devam ederken, krediye erişim güç ve maliyetli. Bu durum, şirketlerin büyüme projeksiyonlarını sınırlıyor. Yüksek faiz ortamında yatırımcıların da riskli varlıklardan kaçması, halka arzlara olan ilgiyi aşağı çekiyor. Ayrıca, 2024 yerel seçimlerinin ardından yaşanan siyasi belirsizlik, uzun vadeli planlama yapmak isteyen şirketler açısından bir frene basma etkisi yarattı.

2021 ve 2022 yıllarında birçok düşük kaliteli şirketin halka arz edilmesi ve bu hisselerin kısa sürede değer kaybetmesi, yatırımcının belleğine kazındı. 2025’te yatırımcılar artık daha seçici. Sadece büyüme potansiyeli olan, güçlü bilanço yapısına sahip ve sektöründe anlamlı bir yer edinen şirketlere yatırım yapılmak isteniyor. Bu da piyasaya çıkmak isteyen şirketler için çıtayı çok yukarıya taşıdı.

SPK ve Borsa İstanbul

Sermaye Piyasası Kurulu, yatırımcıyı korumak adına daha sıkı inceleme süreçleri uyguluyor. Ancak 2025 itibarıyla bu titizliğin, süreci aşırı yavaşlattığı ve hatta cesaret kırıcı hale getirdiği yönünde piyasa aktörlerinden eleştiriler gelmeye başladı. Borsa İstanbul tarafında da, özellikle küçük ve orta ölçekli şirketlerin halka arzları konusunda isteksizlik göze çarpıyor.

Alternatif Finansman Kanallarının Artışı

2025 yılında şirketler için bankacılık dışı finansman olanakları çeşitlendi. Fintech’lerin sunduğu borçlanma enstrümanları, tahvil piyasasının görece canlanması, özel sermaye fonlarının büyümesi gibi nedenlerle halka arz, artık “tek çıkış yolu” değil. Özellikle kâr eden ve belirli bir ölçeğe ulaşmış şirketler, halka açık hale gelmenin getirdiği sorumluluk ve denetim yükünü taşımak istemiyor.

Yatırımcı Cephesi

2025 itibarıyla yatırımcı davranışları da ciddi değişim geçirdi. Geçmiş yıllarda birkaç gün tavan serisiyle kâr etme beklentisiyle girilen arzlar, artık yerini temkinli analizlere bıraktı. Kurumsal yatırımcılar dışında bireysel yatırımcının ilgisi oldukça azalmış durumda. Kimi yatırımcılar, son iki yılda halka arzlardan zarar ederek borsadan tamamen uzaklaştı.

Peki Ne Zaman Hareket Başlar?

2025’in ikinci yarısında faizlerde ve enflasyonda anlamlı bir gerileme yaşanırsa, özellikle reel sektörde yatırım iştahı tekrar yükselebilir. Bu da yeni halka arzların yolunu açar. Ancak unutulmamalı ki, halka arz sadece uygun finansal iklim değil, aynı zamanda güven ortamı da gerektirir. O güvenin yeniden tesisi zaman alacaktır.

Değerlendirme

2025 yılı halka arzlar açısından bir bekleme odası gibi görünüyor. Şirketler finansal iklimin düzelmesini, yatırımcılar ise yeniden güven verecek güçlü markaları bekliyor. Bu durgunluk, sermaye piyasaları için bir kayıp yılı olabilir ama aynı zamanda bir arınma süreci olarak da değerlendirilebilir. Nitelikli, şeffaf, sürdürülebilir büyümeye sahip şirketlerin ön plana çıktığı, daha sağlıklı bir halka arz dönemi için zemin hazırlanıyor olabilir.