Ekonomi

Üretim aşağıya giderken enflasyon yatay seyrediyor

Sayın Fatih Özatay'ın, ekonomim.com sitesinde bugün yayımlanan "Üretim aşağıya giderken enflasyon yatay seyrediyor" başlıklı köşe yazısı.

Hem artan şikâyetlerle hem de sürekli düşen kapasite kullanım oranları ile birlikte düşünüldüğünde sanayi üretim endeksindeki gelişmeleri ciddiye almak gerekiyor.

Dün sanayi üretim endeksinin ve alt kalemlerinin eylül değerleri açıklandı. Aylık oynamalar yanıltıcı olabiliyor. Bu nedenle çeyrek dönemlik gelişmelere bakıyorum. Grafikte hem sanayi üretiminin hem de tüketici enflasyonunun son dört çeyrek için bir önceki çeyreğe kıyasla artış oranları veriliyor.

Sanayi üretimi büyümesi baş aşağıya gidiyor. Geçen yılın son çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 3,3 oranında artmışken, bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 0,6 oranında azalıyor. Sanayi sektörünün alarm verdiğine dair her geçen gün artan sayıda haber yayımlanıyor. Sanayi üretim endeksinde son dönemdeki gelişmeler o şikâyetleri doğruluyor. Ancak bir uyarı yapmamda yarar var. Sanayi üretim endeksindeki gelişmeler ile GSYH’nin sanayi alt kalemindeki gelişmelerin paralel olması gerekiyorken, 2024’ün son çeyreği ile bu yılın ikinci çeyreğini içeren dönemde bu nitelik gözlenmiyor (GSYH için üçüncü çeyrek verisi yok). Bu gariplik yorum yapmayı zorlaştırıyor ama hem artan şikâyetlerle hem de sürekli düşen kapasite kullanım oranları ile birlikte düşünüldüğünde sanayi üretim endeksindeki gelişmeleri ciddiye almak gerekiyor.

Üçüncü çeyrek enflasyonu ikinciye kıyasla daha yüksek

Grafikte yer alan tüketici enflasyonu ise ne yazık ki bir başka alem. Enflasyonu yıllık (bir yıl öncesinin aynı dönemine kıyasla) olarak inceleyince son dört aydır yüzde 33 etrafında bir katılaşma dikkat çekiyordu. Bu grafikte bir dönem öncesine kıyasla fiyat artışları var: Çeyreklik enflasyondaki katılık daha çarpıcı. İtiraf edeyim böyle bakmayı bu yazı için klavye başına oturunca akıl ettim. Gıdaydı, uluslararası gelişmelerdi, yurt içi siyasetti, şuydu, buydu ama sonuçta hepimizi ilgilendiren şu bu değil; tüketici enflasyonu. Çeyreklik olarak yüzde 7-7,8 aralığında gezinip durmuş son dört çeyrektir. Üstelik üçüncü çeyrek enflasyonu ikinciye kıyasla -sınırlı ölçüde de olsa- daha yüksek ve ekim ayını içeren son üç ay için de durum aynı.

Elbette enflasyonun son dört çeyrekte katılık göstermesi bundan sonra da illa katılık göstereceği anlamına gelmiyor. Ama enflasyon cephesinde işlerin yolunda gitmediği de açık. Mevcut programın (para politikası ile ilgisi olmayan) hayati eksiklikleri giderilmedikçe, 2026 sonunda yüzde 25’lik bir enflasyona bile sevinmemiz gerekiyor.

• Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve borsagundem.com.tr’nin editoryal politikasını yansıtmayabilir.