Borsa

3. Çeyrek Bilanço Dönemine Giderken: Sektörel Beklentiler

2025 3. Çeyrek Bilanço Dönemi: Yılın Devamı İçin Analist Görüşleriyle Ön İzleme

2025 3. Çeyrek Bilanço Dönemi: Yılın Devamı İçin Analist Görüşleriyle Ön İzleme

2025 yılının üçüncü çeyrek bilanço dönemine girilirken, özellikle iç siyasetteki belirsizlikler ve ekonomik verilerdeki dalgalanmalar piyasa yönünde kararsızlıklara neden oldu. Analistlere göre Eylül ayında açıklanan yüksek enflasyon verisiyle birlikte Ekim ayı beklentilerin üzerinde bir başlangıç yaptı. Hem ekonomik hem siyasi gündemin yoğunluğu, bu çeyrek finansallarının daha da dikkatle izleneceğini gösteriyor.

Bu çerçevede, 20 Ekim'de başlayacak olan 3. çeyrek bilanço sezonu, şirketlerin yalnızca finansal sonuçlarını değil, aynı zamanda faiz indirimi, kur oynaklığı ve iç talep dengesi gibi değişkenleri nasıl yönettiklerini de ortaya koyacak.

Finansal Raporlama Takvimi

  • Konsolide olmayan şirketler için son gönderim tarihi: 30 Ekim 2025

  • Bankalar (konsolide olmayan): 10 Kasım 2025

  • Konsolide şirketler: 10 Kasım 2025

  • Bankalar (konsolide): 19 Kasım 2025

Sektörel Değerlendirmeler

Bankacılık Sektörü

Analist beklentilerine göre, faiz indirimi süreciyle birlikte kredi-mevduat makasında daralma yaşanabilir. Ancak komisyon gelirlerinde artış ve menkul kıymet portföylerinden sağlanan değerleme kazançları, sektör genelinde kârlılığı desteklemeye devam edebilir. Dijital bankacılık uygulamaları ve aktif kalitenin korunması, sektörün güçlü yönleri arasında yer alıyor.

Sigorta Sektörü

Yüksek enflasyon ortamında sigorta şirketlerinin prim üretimini sürdürebildiği görülüyor. Hayat dışı segmentteki büyüme ve yatırım portföylerinin etkin yönetimi, sektör karlılığına katkı sağlıyor. Geniş dağıtım ağı ve ölçek ekonomileriyle bazı oyuncuların bu çeyrekte pozitif ayrışabileceği belirtiliyor.

Finansal Kiralama ve Faktoring

Faiz indirimlerinin reel sektöre yansımasıyla birlikte küçük ve orta ölçekli işletmelerde (KOBİ) kredi ve yatırım talebinde artış gözleniyor. Bu gelişmeler sektörün işlem hacmini artırıyor. Ancak döviz kuru oynaklığı ve tahsilat sürelerindeki uzamalar, kâr marjları üzerinde baskı yaratabilecek unsurlar olarak öne çıkıyor.

İnşaat ve Taş Toprak Sektörü

Üçüncü çeyrekte mevsimsel olarak inşaat faaliyetlerinde yavaşlama gözlense de ihracat kanalı güçlü kalmaya devam ediyor. Sektörün genelinde güçlü nakit pozisyonları, yurtdışı projeler ve enerji segmentinden sağlanan gelirlerle dengeli bir performans bekleniyor. Kamunun altyapı projelerine yönelik harcamaları ve özel sektör yatırımları da talep tarafını destekliyor.

Gayrimenkul Sektörü

Faiz oranlarındaki düşüşle birlikte konut kredilerinde hareketlenme yaşansa da, yüksek maliyet yapısı ve azalan alım gücü sektörde temkinli bir görünüm yaratıyor. Kentsel dönüşüm odaklı projeler, kamu iş birlikleri ve teslimatlardaki artış, sektör genelinde gelir akışını destekleyen faktörler arasında yer alıyor.

İletişim Sektörü

Enflasyonist ortamda iletişim sektörünün güçlü fiyatlama gücü sayesinde gelirlerini artırdığı görülüyor. Artan veri kullanımı, dijital hizmetlerdeki büyüme ve yüksek birim gelir (ARPU) ile sektörün bu çeyrekte de güçlü performans göstermesi bekleniyor. Döviz pozisyonlarındaki iyileşme ve operasyonel giderlerdeki disiplin, net karlılığa olumlu yansıyabilir.

Ulaştırma ve Havacılık Sektörü

Yılın en yoğun sezonu olan yaz ayları sayesinde yolcu trafiği ve doluluk oranlarında artış yaşandı. Bu durum sektörün operasyonel karlılığını destekliyor. Analistlere göre yakıt maliyetlerinde yukarı yönlü riskler bulunsa da, döviz geliri ağırlıklı yapısı ve kargo faaliyetlerindeki toparlanma, finansallar üzerinde dengeleyici etki sağlayabilir.